Kiracılığın tespiti davası, kiracının kiracı olduğunun belirlenmesi amacıyla açılan bir tespit davasıdır. Bu dava, kira sözleşmesinin varlığı, geçerliliği, süresi, kapsamı, şartları, tarafları ve sona ermesi gibi hususlarda uyuşmazlık yaşayan kiracılar tarafından açılabilir. Kiracılığın tespiti davası, kiracının kira ilişkisinden kaynaklanan haklarını korumak ve kiralanan taşınmazın tahliyesini önlemek için önemli bir hukuki yoldur.
Kiracılığın tespiti davasının açılabilmesi için bazı şartların yerine getirilmesi gerekir. Bu şartlar şunlardır:
– Davacının kiracı sıfatına sahip olması: Davacının kiralanan taşınmazda oturma hakkına sahip olması, kira bedelini ödemiş veya ödemeye hazır bulunması, kira sözleşmesine uygun davranması gerekmektedir.
– Davalının mal sahibi veya malik sıfatına sahip olması: Davalının kiralanan taşınmazın mülkiyet hakkına veya bu hakkın bir kısmına sahip olması veya bu hakkı temsil etmesi gerekmektedir.
– Kira sözleşmesinin varlığı ve geçerliliği: Kiracılığın tespiti davasında, kira sözleşmesinin yazılı veya sözlü olarak yapılmış olması, tarafların iradelerinin serbestçe açıklanmış olması, kira sözleşmesinin konusunun belirli veya belirlenebilir olması, kira sözleşmesinin yasaya ve ahlaka aykırı olmaması gerekmektedir.
– Kira sözleşmesinin süresi, kapsamı, şartları ve sona ermesi: Kiracılığın tespiti davasında, kira sözleşmesinin ne zaman başladığı ve ne zaman biteceği, kiralanan taşınmazın niteliği, konumu, büyüklüğü ve kullanım şekli, kira bedelinin miktarı, ödeme şekli ve zamanı, kira artış oranı ve şartları, kiralanan taşınmazda yapılacak onarım ve bakım işlerinin sorumluluğu, kiralanan taşınmazda yapılacak değişikliklerin izni ve bedeli, kiralanan taşınmazın alt kiraya verilmesi veya devri gibi hususlar açıkça belirlenmiş olmalıdır. Ayrıca, kira sözleşmesinin sona erme sebepleri ve sona erme şekilleri de net olarak ortaya konmalıdır.
Kiracılığın tespiti davası sonucunda mahkeme, davacının kiracı olduğunu ve kira sözleşmesinin varlığını ve geçerliliğini tespit ederse, davayı kabul eder. Bu durumda, davacının kiralanan taşınmazda oturma hakkı devam eder ve davalının tahliye talebi reddedilir. Ayrıca, mahkeme gerekirse davacının ödediği veya ödemeye hazır bulunduğu kira bedelini de tespit eder.
Mahkeme ise davacının kiracı olmadığını veya kira sözleşmesinin yokluğunu veya geçersizliğini tespit ederse, davayı reddeder. Bu durumda, davacının kiralanan taşınmazda oturma hakkı sona erer ve davalının tahliye talebi kabul edilir. Ayrıca, mahkeme gerekirse davacının kiralanan taşınmazdan yararlandığı süre için kira bedeli ödemesine de karar verebilir.
Kiracılığın tespiti davası, kiracıların kira ilişkisinden kaynaklanan haklarını korumak için önemli bir hukuki yoldur. Bu dava, kira sözleşmesinin varlığı, geçerliliği, süresi, kapsamı, şartları ve sona ermesi gibi hususlarda uyuşmazlık yaşayan kiracılar tarafından açılabilir. Kiracılığın tespiti davasının açılabilmesi için bazı şartların yerine getirilmesi gerekir. Kiracılığın tespiti davası sonucunda mahkeme, davacının kiracı olduğunu ve kira sözleşmesinin varlığını ve geçerliliğini tespit ederse, davayı kabul eder. Mahkeme ise davacının kiracı olmadığını veya kira sözleşmesinin yokluğunu veya geçersizliğini tespit ederse, davayı reddeder.
